sibel’e kıyıyı siliyor sis, uzaklaşıyor kentin yarısı suyu ürperiyor denizin, titriyor kürekleri koyunlarında yatan kayıklar çıplak ağaç direkte sönüyor kış feneri içten içe bağlanıyorum nemli sabah göğünün ipek gri yoğunluğuna yaşamın derin hazzı seyreltiyor ağırlığımı çatıları kolaçan ediyor kuşlar, ayağı kayıyor bir martının nasıl da maceralı olmalı kuşların bir günü isterse başka bir hayata...
Son Yazılar:
TARİHİN İLK PSİKOLOGU: MEVLANA
Foto muhabiri Ali Öz’den bale ve dans fotoğrafları sergisi
Titanik Harriet Quimby’nin Rekorunu da Batırdı
YENİDEN BAŞLAYAN AVANGARD: KAVRAMSAL SANAT
HALKÇI PAMUK PRENSES
Institut français Goncourt ödüllü yazar Leïla Slimani’yi ağırlıyor
Bir Fethiye Sözlüğü: Dilce, Köyce, Anıca
NÂZIM HİKMET NEW YORK’TA (OYUN)
Ravel 150: Üç Usta Piyanistten Türkiye Turnesi
GIORGIONE – LA TEMPESTA (FIRTINA) ÜZERİNE BİR İNCELEME
Hasan Sarıtaş Gallery’de Yeni Sergi: Harun Acı-Bakmak & Görmek
AGORA (ŞİİR)
HALFETİ’DE BİR SERGİ: KOKUYU TAŞIMAK
VANESSA REDGRAVE: “ÇOK DAHA İYİ OLACAK!”
Zafer Malkoç Solo Sergisi Artweeks Istanbul’da
Sosyolojik Bir Okuma Bağlamında Kişi İsimleri
Sessizlik (Şiir)
Sivil İtaatsizlik Bilinci Üzerine
Temür Köran’dan Sezgiler ve İzler Sergisi
Yazar: Elif Firuzi
Bir Başka Coğrafyadan Yalın Zaman Şiirleri – Cevat Çapan’a
İyilik Mektupları (*) Sabahın en taze saatleri, ışıklı bir pencerenin önünde İstanbul’un kuşlarını seyrediyorum. Gök açık, kusursuz mavi. Kent günlerdir ücradaki bir köy sessizliğine gömülü. Az sonra yeni bir kitabı okumaya başlayacağım: Bir Başka Coğrafyadan. Kitaba başlamadan önce şairle İngiltere’de ilginç bir tesadüf sonucu tanışmam canlanıyor zihnimde. Yabancı bir kentin mesafeli sokakları; şairle tanışıp, şiirlerini...
Sanayi Mahallesi’nde Sabah (Şiir)
Dükkân önlerinde sabah sigarası içiyor sanayi mahallesi’nde börekçi çocuklar. Dünden kirli masalar yıkanmamış yüzleriyle sokaklar sabaha yorgun uyanıyor. Teklifsiz çığlığıyla bir araba gelip duruyor önlerinde işaret verilmiş gibi dönüyor başlar ağır çekimde bir kadın dargın iniyor alt dudağındaki küsü kapatmıyor yüzündeki boyalar isteksiz uzanıp alıyor arka koltuğa savrulmuş çantasını sokağa eğreti oturan arabadan. Başı dönmüyor...