Toplumun marjını ölümüne zorlayan sevgili Kanat Güner’in anısına… Hiçbir projenin, öznesi olan sahada bire bir pratik karşılığı yoktur ve olamaz da… Proje bir amacı hayata geçirmek adına hazırlanmış önsel varsayımlar bütünüdür. Daha fazlası değil. Önsel olanın ise sonrayı belirlemesi birçok bilinmeyeni olan sahada söz konusu bile olamaz. Üstelik sahada son diye bir olgu yok...
Son Yazılar:
Foto muhabiri Ali Öz’den bale ve dans fotoğrafları sergisi
Titanik Harriet Quimby’nin Rekorunu da Batırdı
YENİDEN BAŞLAYAN AVANGARD: KAVRAMSAL SANAT
HALKÇI PAMUK PRENSES
Institut français Goncourt ödüllü yazar Leïla Slimani’yi ağırlıyor
Bir Fethiye Sözlüğü: Dilce, Köyce, Anıca
NÂZIM HİKMET NEW YORK’TA (OYUN)
Ravel 150: Üç Usta Piyanistten Türkiye Turnesi
GIORGIONE – LA TEMPESTA (FIRTINA) ÜZERİNE BİR İNCELEME
Hasan Sarıtaş Gallery’de Yeni Sergi: Harun Acı-Bakmak & Görmek
AGORA (ŞİİR)
HALFETİ’DE BİR SERGİ: KOKUYU TAŞIMAK
VANESSA REDGRAVE: “ÇOK DAHA İYİ OLACAK!”
Zafer Malkoç Solo Sergisi Artweeks Istanbul’da
Sosyolojik Bir Okuma Bağlamında Kişi İsimleri
Sessizlik (Şiir)
Sivil İtaatsizlik Bilinci Üzerine
Temür Köran’dan Sezgiler ve İzler Sergisi
Edebiyat Tarihinin Bilinmeyen Sayfası: Baudelaire’in Hugo Nefreti
Yazar: Nedim Sarıkaya
GÖNDERİLMEMİŞ MEKTUP: MARX’TAN VERA ZASULİÇ’E
Mektup, bir iletişim aracı olarak belki de en işlevsel dönemini 19. Yüzyıl’da yaşadı. Aydınlanma sonrası yeni bir oluş halindeki toplumsallaşmanın (Modernizm’in) izlerini mektuplarda bulabilirsiniz. Belli devrimlerin gerek düşünce ve gerekse hareket olarak rüşeym halinden tutun da sonrasına kadar izdüşümleri de birinci derecedeki aktörlerin kaleminden satırlara yansımıştır. Bu yüzden sonradan oluşturulmuş bir tarih bilgisi değil, sıcağı...
QUEER : FARKLILIK FETİŞİZMİ Mİ, YENİ UFUKLAR MI?
Queer, son yılların en popüler konularından biri haline geldi. Yayın alanından, tartışma platformlarına ve akademiye kadar uzanan çizgisine bakılırsa hızla yol aldığı ve almakta olduğunu söylenebilir. Bir alt kültür hareketi olarak sokaklardan alınıp, akademiye kadar uzanan değişim çizgisi belli kaygıları da beraberinde taşımakta. İlk çıkışından bugüne kadar yaşadığı değişim ve anlam genişliği queer teoriye...
MAX STIRNER, ÖZCÜLÜK VE MÜCADELE
Stirner’i o dönemde ‘’öteki’’ kılan Aydınlanma felsefesine sirayet etmemesi ve keskin eleştirileri Marksist ve Anarşist çıkış noktalarını oluşturan membaya, Aydınlanma’ya yöneltmesidir. Toplumsal mücadele alanına dair bir şeyler yazmak her zaman belli kaygıları beraberinde getiriyor. Bunların başında gerek tartışma kültürümüzün düzeyi ve gerekse tabu haline getirilmiş teorileri, değişmez ama ‘’bilimsel’’ kabul edilen muhafazakarlıklarla uğraşma sıkıntıları yer...