tatlı şurup kaldım kavun kokulu
saf su ile çalkalandım. zehri sağılmış
yılan kadar tehlikesiz. siniri alınmış
diş kadar sancısızım öfkemi kaybedeli
ahşap bir çan kaldım pencere önünde
tok sesli
öfkemle biz parmaklarını birbirine takmış
iki tırmıktık. iki bezelye kabuğunda
iki muhafızdık sınırda
şimdi gelseler ki geldiler
sınırları aşsalar ki hoyratça
vursalar kırsalar yalan konuşsalar
gıkımı çıkarmam çıkardım mı?
katran döktüler unutma beni çiçeğinin köküne
kazanda bir kurbağa azar azar alıştı ateşe
bir uçurtma gibi salınıyorum
ipim elinde kuyruğum pır pır
asasını yeni seçmiş bir büyücü kadar
beceriksizim. dönüşümün de temeli öfkeymiş
savunmanın direnmenin. dengesini kaybedene
bal da zehirmiş
öfke politiktir öfkeni koru
öfke yaratıcıdır öfkeni kontrol et
öfkeni yönlendir öfkeni sev
yıkadığım gibi duruyor ellerim
traşlı bir kaniş bir küçük hanfendiyim
hiç kavga etmemiş müdürle takışmamış
kül tablası fırlatmamış gözlük kırmamış
oturuyorum camekanda oh miss
Kapak: Hans Bellmer
Bir Cevap Bırakın