SANATSAL YARATICILIK VE DUYGUDURUM BOZUKLUĞU

Cem Mumcu’nun Sanatsal Yaratıcılık ve Duygudurum Bozukluğu adlı kitabı Okuyanus Yayınlarından çıktı. Birinci ve ikinci basımı Ocak 2025’te yayınlanan kitap Özet, Genel Bilgiler, Yöntem ve Gereç, Bulgular, Tartışma ile Sonuç ve Öneriler bölümlerinden oluşuyor.

Cem Mumcu Sunuş bölümünde çalışmanın amacını şöyle özetliyor:

“Sanatsal yaratıcılığı olan kişilerin duygudurum dalgalanmaları gösterdikleri gözleminden hareketle, sanatçılarda duygudurum bozukluklarının araştırılması ve varsa bu durumun yaratıcılıkla ilişkisinin incelenmesi bu çalışmanın amacını oluşturuyor.”

Ardından vaka-kontrol çalışmasına dair izlenilen yöntemi şu şekilde açıklıyor:

“Çalışmaya gönüllü olarak katılan 54 sanatçı ile kontrol grubu olarak da bir banka genel müdürlüğünde çalışan 33 gönüllü denek alındı. Her iki grup sosyodemografik özellikler açısından türdeş tutuldu. Her iki grupta ve ailelerindeki tüm psikiyatrik bozukluklar ve özellikle duygudurum bozuklukları yapılandırılmış tanısal görüşme ölçeği kullanılarak karşılaştırmalı olarak araştırıldı. Yine her iki grubun ailelerindeki yaratıcılık araştırılarak saptanmış olan duygudurum bozukluğu ile ilişkisi araştırıldı.”

Genel Bilgiler bölümünde Antik çağlardan başlayarak felsefe, edebiyat ve modern psikiyatrik yaklaşımları birleştirerek vaka-kontrol çalışmasına temel oluşturuyor. Platon, Aristoteles ve Diderot’tan alıntılar yapıyor. Virginia Woolf’tan Sylvia Plath’e, Schumann’dan Van Gogh’a sanatçıların hayatlarından ve eserlerinden kesitler sunuyor.

Yöntem ve Gereç bölümünde çalışmaya katılan edebiyat, müzik, plastik sanatlarda eserler vermiş yaratıcı sanatçıların seçiminde hangi kriterlerin ele alındığını listeliyor. Kontrol grubuyla homojenliğin sağlanması için nasıl bir yol izlendiğini anlatıyor.

Tartışma bölümünde ise yaratıcılık ve duygudurumun birbirleriyle ilişkisinin hem içerik, hem süreç hem de sonuç bağlamında incelendiği çalışmanın bu konuda yapılmış olan çok az sayıdaki sistematik ve bilimsel çalışmadan hangi farklılıkları gösterdiğini irdeliyor.

Sonuç ve Öneriler kısmında ise yaratıcı sanatçılarda, duygudurum bozukluğunun yaşam boyu prevalansının kontrol grubuna göre ileri derecede yüksek olduğu ile başlayan bir dizi bulguya yer veriyor. Sanatsal ve bilimsel yaratıcılık ile ilgili yaratıcılığın her alanında benzer daha çok araştırmanın yapılması gerektiğini belirtiyor.

Kitabın genel bilgiler bölümüyle konunun uzmanı olmayan hemen her kesimden okuyucuya hitap ettiğini ve okuyucuya ilginç bir pencere açtığını düşünüyorum.   Yöntem ve gereç bölümü ise daha çok akademisyen ve öğrencilere yönelik. Öğreti ve literatürde özgün bir kaynak olarak yerini alacak bir eser. Konuya bilimsel bir yaklaşımla girizgah yaparak sonraki araştırmalara bir kapı aralıyor.

 

Bir Cevap Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.