(())Dizinin önemli tüm karakterleri Ödipal kompleksten kaynaklı davranış biçimleri sergilemektedirler. Hayalet, Akbaba, Harun, Eda ve hatta Cevdet, baba figürünün kendilerinde yarattığı bir takım tramvalarla şekillenmişlerdir. Son zamanlarda birkaç yıl öncenin fenomenlerinden biri olan Behzat Ç. dizisinin filmler de dahil tüm bölümlerini izleme imkanım oldu. Apaçık bir şekilde sosyal ve politik içerikli olan bu dizi birçok...
Son Yazılar:
MODERNİZMİN ÇÖKÜŞÜ: POSTMODERNİZM
G-art Galeri’den Yeni Sergi: Everybody Knows-Herkes Biliyor…
Pandemide evde kal(a)mayanların güncesi: Sonbaharda Ölmek
METAMODERN SANAT
Sinema Tarihinde Köşe Taşı: Alain Resnais
İKİ KİMLİK ARASINDA: BİR ÖĞRETMEN-YAZARIN HİKÂYESİ
ESSAOUİRA DÜNYAYA TANITILIYOR
Apollon ve Dionisos Arasında: Sandrine Prévot
Mavi Bir Gece
Özdemir İnce’ye Dil, Kimlik ve Edebiyat Üzerine Bir Cevap: Şiirin Uyruğu Olur mu?
Istanbul Concept Studio’dan Yeni Sergi: “İyi Yolculuklar | Have a Nice Trip”
ÂŞIK MAHSUNİ ŞERİF: HALKIN GÖNLÜNDE BİR DAĞ GİBİ
ARTCONTACT İSTANBUL 2025
Hasan Sarıtaş Galeri’den Yeni Sergi: Filiz Kallenci-“ESSE”
İRAN’DAN BİR FOTOĞRAF SANATÇISI: ALİ DAGHİGH
İlhan Koman: Akdeniz’e Doğru sergisi
Sait Faik’in adasında bir Hollandalı: Koenraad Marinus Van Lier
Çekirdek kabuğu
Ahşaptan Dijitale: “Mektup Selam Söyle…”
Kategori: Manşet
Bir Çığlığın Anatomisi
Kültür sanat yönetimi politikalarının hızlandırılması Soğuk Savaş’ın kazanılmasında önemli bir role sahipti. Böylece yüzyılın sonlarına gelindiğinde, post-modernizmi ve çağdaş sanatı yükseltecek doğum sancıları iyiden iyiye hissedilmeye başladı. İnsanlık tarihinin en önemli travmalarından Sanayi Devrimi’ydi. Sonrasında büyük bir ivmeyle gelişen teknoloji, ortaya çıkardığı araçların sağladığı pratik faydanın büyüklüğü ile eskiden zor olanı kolaylaştırdı. Ergonomi, aerodinamik gibi...
HAKİKATİN TAHKİKATI – Post Truth Toplum Üzerine
Dünyadaki birçok devletten daha zengin olan bir adam, ezilenlerin sesi olarak, ‘bürokrasi mağduru halk çocuğu’ imajıyla bir ülkeye başkan olabiliyor. Yürütmekte olduğu kavganın, garibanlar adına yapıldığı tezini algı operasyonları ile kitlelere sunup kabul ettirebiliyor. Görüldüğü gibi, kavramlar tam anlamıyla tepetaklak! Kavram olarak ortaya çıkması yeni olmasa da, isim olarak gündeme gelmesi oldukça taze bir konu:...
Ayla Kutlu: Çağının Tanığı Bir Yazar
Empati, alıp kafaya takacağınız, suyla yutacağınız bir şey değil. Empati, sürekli var edilir, sürekli ve herkes için söz konusudur. Ayla Kutlu edebiyatımızın önemli kalemlerinden.Yazarlığa 35 yaşında iken başladı. İlk öykü ve yazıları Özgür İnsan dergisinde Aygen Berel adıyla yayımlandı. İlk romanı Kaçış’ı 1977’de tamamladı.1985 yılında Bir Göçmen Kuştu O adlı romanıyla Madaralı Roman Ödülü’nü kazanan...
Sanatın Paralel Evreni: Dijital
1950 ve 60’lardan itibaren optik, fizik ve elektronik alanındaki gelişmelerle etkileşimini artıran sanat, sanatçıya yeni multimedya araçları sağlayarak yazılım temelli internet sanatının önünü açmıştır. Tarihsel Arka Plan 20.yüzyıl sanatta olağanüstü bir özgürleşmenin kapısının aralandığı bir çağ olarak algılanabilir. Elbette klasik okumalar içerisinden bakıldığında; önce adım adım sanatın kendi “ne” liğine dair içsel bir düşünüşün yoluna...
Sanat, Eylemsizlik ve Siyaset
Teologlar tarafından bu sorulara verilen cevap, bugün sizinle tartışmak istediğim sorunun çıkış noktasını oluşturuyor. Tamamen başıboş bir tanrı, dünyayı yönetmeyi bırakan, iktidarsız bir tanrıdır. Teologların kabul etmeleri mümkün olmayan bir tanrıdır bu. Son üç yıldır dikkatimi, neyin ekonominin ve hükümetin teolojik bir şecere sistemi olarak tanımlanabileceğine yönlendirdim. Planım, iktisat ve hükümetin mevcut egemenlik alanının toplumsal...
Gorki’yi Hatırlamak: Çoğul Üniversiteler Zamanı
Ne ilginçtir ve acıdır ki, Gorki’nin anlattığı o ‘baskı zamanlarında üniversitede olmak’ halinin, bugün, KHK’larla yönetilen günümüz Türkiye’sine çok benzer olduğunu gördüm. İnsanın kitaplarla kurduğu ilişki döngüler halinde ilerleyebiliyor bazen. Yıllar önce meşgul olunan bir kitap, yıllar sonra gelip insanı tekrar bulabiliyor. Bu döngüye bazen yeni okunan bir kitapta geçen bir cümle, bazen de dış...
MIRON ZOWNIR: Gerçek Sanat Yeraltındadır!
Gerçek sanat her zaman yeraltındadır, rahatsız edicidir, tedirgindir, çelişkili ve eşsizdir ve asla bir kurumun arzusu doğrultusunda iş görmez. Miron Zownir, radikal bir fotoğrafçı, film yapımcısı, yazar ve bar fedaisi. Karlsruhe doğumlu, 1976 yılında Berlin’e taşınıyor, orada da yerleşik hayata geçemiyor. Göçebe hayatı onu Yeni Dünya’ya; New York’a , Los Angeles’a, Pittsburg’a kadar sürüklüyor. 1997’de,...
Resim Sahnesinde Kadın
Resmi olarak hiçbir yasak ya da kota konmasa da, hiyerarşik olarak resim yapmak “erkek işiydi.” Ama yine de, on yedinci yüzyılda, barok resmin altın yıllarında, bu hiyerarşiyi bir kadın delmeyi başarmıştı: İtalyan ressam Artemisia Gentileschi. “Kadın sanatçı” sözü her ne kadar, bazı sanatçılar için, tepkiyle karşılanan bir ifade olsa da yaygın olarak kullanılmaya devam ediyor,...
YAZAR MI ÇEVİRMEN Mİ? SIMENON ÇEVİRİLERİ
Her halükârda, yazar Sait Faik’in çevirdiği bir kitaba da onun bir eseri gözüyle bakılmış olması, anlatım bütünlüğünün korumaya çalışılmış olması sevindirici. Bu durumda bir soru kalıyor aklımda. Sait Faik eserlerinin telif gelirlerini Darüşşafaka Cemiyeti’ne bırakmıştı. Kitapta buna dair bir açıklama göremedim. Gözlerime inanamıyorum. Kitabın kapağında, yazarın adının hemen altında çevirmenin adı. Handiyse aynı puntolarla. Romanın...