AGORA (ŞİİR)

I

uyandırıyor ölü çimenleri

çığlığı bakire annelerin

tükenişe yelken açan tapınak şövalyesi

aşkı seçiyor ölümsüzlük seferinde

 

ellerimde etezyenle geliyorum

açılıyor gövdenin bütün körfezleri

 

tek hatırlayan benim

atların sezdiği şifreleri

her yol gözlerine çıkıyor

 

cevabı geleceğe bırakan papatyalar

gövdenden emiyor aydınlığı

hiçbir ölümlü meyvede olmayan renkleri

 

mahzende çürüyor erteleme

sarılmaktan korktukça yayılıyor cüzam

İskenderiye’de soğuyor Pompeius’un lavları

 

bakışlarınla kalbimde ezdiğim Capua şarabı

ıslak çağların ortanca ırmağı

 

dudaklarım Artemis, yanakların Herostratus

ağzım kül olsa da kaçmıyor yangından

 

gülüşün Girit depremi

yerle bir ediyor fenerlerimi

ıssız kıyılarıma taşırıyor denizleri

 

alnımda aydınlanıyor

ellerinin antik şehirleri

lir sesleri yükseliyor saçlarından

 

II

gözlerinde bereketli Nil,

kirpiklerinden dokunur papirüs

ihracına yasaklı dilimde Bergama

 

oğlaklar kurban edilir

parşömenler işlenir derisinden

dün yazılmış gibi yeni kalır

iki milenyum geçse üstünden

 

saçlarının her bir teli

kölesi parmaklarımın

iki kaşın ülkemin iki konsülü

 

elmacıkların hale, merheme yara

varlığın kendimle ateşkesim

teninde isyan gözcüleri

 

adımların yağmur, ateşi çıkan sokaklara

kalbin kış habercisi

varlığın Sezar’a Kleopatra

 

yokluğun mitralyöz ateşi

ağır silah eski çağlara

bastırırdı Arverni yağmalarını

sulara gömülürdü Rodos Heykeli

 

rüzgârım merceklerine değince

Vercingetorix fütürist tokalaşır

Sezar’la tecimevinde

 

ikna dolu bakışların dünyaya

Alesia’nın ortasında bırakır bizi

komedya biter bitmez

 

ağlayarak arar kaderin örü memeleri

yitirdiği ağları

aklım tarihi taş basamaklarda yalnız

içime çekerim acılarını

gözlerinden, anılardan

çağdaş fikirlerimden hüküm giyer,

hesap veririm

Sezar’la Roma’yı barıştırırım

 

kutsal toprakların tepelerinde bakire anneler

yalanı tarihe gömer ve başlatır yemin saltanatını

 

 

III

yürüyüşün saldı havarilerini

gözleri açtığın yerden doğruldu Pavlus

sesinde uyandı, yıktı yüreğimin paganlarını

 

göz kapaklarında çınlayan Crotalum

yasaklandı

adındır diye inandığım

kutsal ruha

 

parçalandı inancın şarap testileri

agora ablukada

 

orta çağı kapattı boynunun keşfi

mermer yeminlerden yontuldu Pieta

dördüncüde yaratılmadan önce

üç kere kırıldı incinen yerlerinden

 

gösterdi gözünden gezegenleri

arzularımın bekçisi Necessitas

erguvan boynunda anahtarla

 

dünyanın savaşları bitti

en büyük zaferdi

seni uyurken izlemek

 

ellerimde etezyenle geldim

kaldır körfezlerinden zincirleri

kuşattım agoranın G noktasını

 

Resim: Seydi Murat Koç

HİÇ BİR ADIMI KAÇIRMAYIN

EK Dergi Mail Bültenine Katıl

Bir Cevap Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır.