Ana Sayfa Röportaj

Kategori: Röportaj

Yazı
Baro Cengiz ile Sonsuz Tefrika

Baro Cengiz ile Sonsuz Tefrika

Smyrna’nın, Tenekeli Mahallesi’nde sokak aralarında, kavga ederek büyümüş. Okuduğu liselerden atılmış. Avrupa, Uzak Doğu, Afrika, Latin Amerika ülkelerinin ve Amerika’nın sokaklarında gitar çalarak yaşamış. Flamenko öğrenebilmek için, İspanyol Çingenelerinin arasında dalmış. İngiliz, Romen, Bulgar, Hollandalı Çingenelerle harikulade müziklere imza atmış. Amsterdam’da, taksi şoförlüğü yaparken bolca Dostoyevski okumuş. Hollanda ve İzmir’de gitar konserleri vermiş. Hollanda’da komedi...

Yazı
HELEZONİK KREŞENDO: “Türkiye’de Muhalif Müziğin İzlekleri”

HELEZONİK KREŞENDO: “Türkiye’de Muhalif Müziğin İzlekleri”

İzmir çıkışlı  Helezonik Kreşedo, yaklaşık bir yıldır Türkiye’nin çeşitli kentlerinde aynı başlık altında bir sunu-dinleti düzenliyor, izleyiciyi Anadolu’nun direniş geleneğinden başlayıp günümüzdeki mücadele zeminlerine uzanan bir yolculuğu deneyimlemeye davet ediyordu. Ekip, video-röportaj serisinin amacını “muhalif müzik içerisindeki mevcut birikimi açığa çıkarmak, bugünün tartışmalarını geliştirmek ve bu yolla yarının muhalif müziğini güçlendirmek” olarak tanımlıyor. Pazar günleri...

Yazı
Gani Türk: Dil bana göre en özgür ve en geniş alandır

Gani Türk: Dil bana göre en özgür ve en geniş alandır

‘Kelimeler, beynimin bütün çocukları.’ Yazar Gani TÜRK, ilk romanı Cennetin Havarileri’nin ilk sayfalarındaki bu cümleyle dile nasıl bir aşinalıkla yaklaştığını görüyoruz. Hayatta kullanılan dilin farkındalığının karakterlere nasıl da yeni ufuklar kazandırdığını da… Romanlarında sosyolojiden tarihe, oradan da felsefeye uzanan çok katmanlı yolculukların eksik olmadığı Yazar Gani Türk İle yazınsal yolculuğunu ve ‘Toprakta yeşeren candır…’ gibi...

Yazı
Mahir Ergun: “Krizler Konformizm İçin Pan’ın Çığlığıdır”

Mahir Ergun: “Krizler Konformizm İçin Pan’ın Çığlığıdır”

Bir sene önce bir söyleşi gerçekleştirdik. Katerina Gogou’nun şiirlerini çevirmiştin. Öykü kitabın Athanatos’u da konuşmuştuk. Zaten oradaki meseleden insanın savaşına, doğayla ilişkisine geldik. Söyleşinin başlığı “Tabiatta huzur diye bir şey yoktur” oldu. Böyle demiştin. Bir yıl sonra daha iyi anlıyoruz bunu. Sezdin sanırım! Bugün huzur yok ama evde ekmek yapmalı, yoğurt mayalamalı bir huzur simülasyonu...

Yazı
ORÇUN GÜZER İLE UYURGEZERİN SEYAHATNAMESİ ÜZERİNE

ORÇUN GÜZER İLE UYURGEZERİN SEYAHATNAMESİ ÜZERİNE

“Şiir yazmak benim için kendi yolculuğumun izini sürmek anlamına geliyor, ama bu bir felsefi yolculuk ya da bir bilgelik yolculuğu değil; daha çok, bir uyurgezer gibi, kararlı adımlarla, ama kendinde değilken yapılmış bir yolculuk. Deyim yerindeyse, kendiliğinden oluveren bir yolculuk. Uyurgezerin Seyahatnamesi’nde inşa edilen bellek, bir yolculuk güncesi olmaktan çok, bir kaybolma güncesi olarak okunabilir....

Yazı
Haluk Tatar ile “Dikili İlişkiler”

Haluk Tatar ile “Dikili İlişkiler”

Uzun süre çok satanlar listesinde olan Haluk Tatar İnkilap Kitabevi’nden çıkardığı (d)ikili İlişkiler’le günümüz ilişki yaklaşımlarına ayna tutuyor. İlişkiden ne anlıyoruz? Bizi kuşatan sosyal çevre kişiye ne katıyor? İyi olmakla bencilik olmak arasındaki fark ne?  Yalnızlıktan neden korkuyoruz? Cesaretimizi nereden kaybediyoruz? Aile, iş, eş, dost, sevgili… Neden dikili ilişkilerimiz? Tüm bu soruların cevabı ve daha...

Yazı
Çaydan önce rakı vardı

Çaydan önce rakı vardı

Memleketin müzikli rakılı kısa tarihi Murat Meriç, müzik coğrafyası üzerine memleketin önemli isimlerinden. Türkiye’deki popüler müzik üzerine yazıları yanında arşivciliği, proje üreticiliği ve DJ’liği ile çalışmalarda bulunuyor. Son olarak ‘Hayat Dudaklarda Mey’ isimli iki ciltlik kitabı ile rakı masalarını yani hayatı güzelleştiren şarkıları yazdı. Anason İşleri’nden basılan kitap alaturkadan pop müziğe Arel Siviş imzalı nefis...

Yazı
Big Baboli Şarküteri’den Zezeah ile Çizginin Sancısı Üzerine

Big Baboli Şarküteri’den Zezeah ile Çizginin Sancısı Üzerine

Çok değil, bundan üç dört sene evvel Zezeah ve eşi Moklich ile Kızıltoprak’daki atölyelerinde tanıştığımızda bana yaptıkları baskı resim örneklerini göstermişlerdi, çoğu müzik grupları için üretilmiş, koleksiyon değeri taşıyan serigrafi afişlerdi bunlar; sonrasında Krüw etkinlikleri geldi, genç yeteneklerin özgün işlerinin sahnelendiği sergiler, çağdaş grafik/ illüstrasyon dünyamıza güçlü bir dinamizm kazandırmakta gecikmediler. El emeği göz nuru...