Akademisyen Vahap ULUÇ ile özel olarak akademik kimliğini; kitap haline gelen doktora tezini (“Bir Aşiret Monografisi: Tarih, toplum, siyaset“) ve genel olarak da aşiret, akademi ve dünyanın başına bela durumundaki pandemi sürecini konuştuk. Akademisyen Vahap ULUÇ’un değindiği ve kanımca üzerinde durulması elzem bu hususların yeni tartışmaların fitilini tetiklemesi umuduyla, iyi okumalar diliyorum. -Sizi tanıyabilir miyiz,...
Son Yazılar:
Orhan Gürel Sulu Boya Resim Sergisi PonArt Akademi’de
Bağımsız Sinemada Bir Yol: Driveways
Predator: Vahşi Topraklar
Aklın ve Tutkunun Kıvılcımı: Nikola Tesla
PAOLO-VİTTORİO TAVİANİ KARDEŞLERDEN BİR “KAOS” ANLATISI
Franco: İspanya’da Hafıza Savaşının Elli Yılı
Bedia Ekiz: Yüzey ve Leke’nin Diyaloğu
Ayşen Savcı’dan “Mısralar” Atölye Sergisi
Tozan Alkan Seçiciliğinde #eklitera Kasım Şiirleri
HB Art Gallery’den Yeni Sergi: Süleyman Saim Tekcan-Zamanı Dizginlemek
Düzyazı Şiire Şeytan
Hasan Sarıtaş Galeri’den Yeni Sergi: “Çok Uzak, Fazla Yakın”
KADIN OLMAYI KUTLAYAN TEK FESTİVAL “FEMİNİSTANBUL” 8 YAŞINDA
Köylüler (Şiir)
sefih bir yaşam (şiir)
Dönüş (Öykü)
ÇELDİREN AĞAÇ (ŞİİR)
YOLCU (ŞİİR)
“İBİD. ŞİİR” DERGİSİNİN 10. SAYISI VEVEYA.NET’TE
Kategori: Röportaj
Baro Cengiz ile Sonsuz Tefrika
Smyrna’nın, Tenekeli Mahallesi’nde sokak aralarında, kavga ederek büyümüş. Okuduğu liselerden atılmış. Avrupa, Uzak Doğu, Afrika, Latin Amerika ülkelerinin ve Amerika’nın sokaklarında gitar çalarak yaşamış. Flamenko öğrenebilmek için, İspanyol Çingenelerinin arasında dalmış. İngiliz, Romen, Bulgar, Hollandalı Çingenelerle harikulade müziklere imza atmış. Amsterdam’da, taksi şoförlüğü yaparken bolca Dostoyevski okumuş. Hollanda ve İzmir’de gitar konserleri vermiş. Hollanda’da komedi...
HELEZONİK KREŞENDO: “Türkiye’de Muhalif Müziğin İzlekleri”
İzmir çıkışlı Helezonik Kreşedo, yaklaşık bir yıldır Türkiye’nin çeşitli kentlerinde aynı başlık altında bir sunu-dinleti düzenliyor, izleyiciyi Anadolu’nun direniş geleneğinden başlayıp günümüzdeki mücadele zeminlerine uzanan bir yolculuğu deneyimlemeye davet ediyordu. Ekip, video-röportaj serisinin amacını “muhalif müzik içerisindeki mevcut birikimi açığa çıkarmak, bugünün tartışmalarını geliştirmek ve bu yolla yarının muhalif müziğini güçlendirmek” olarak tanımlıyor. Pazar günleri...
Gani Türk: Dil bana göre en özgür ve en geniş alandır
‘Kelimeler, beynimin bütün çocukları.’ Yazar Gani TÜRK, ilk romanı Cennetin Havarileri’nin ilk sayfalarındaki bu cümleyle dile nasıl bir aşinalıkla yaklaştığını görüyoruz. Hayatta kullanılan dilin farkındalığının karakterlere nasıl da yeni ufuklar kazandırdığını da… Romanlarında sosyolojiden tarihe, oradan da felsefeye uzanan çok katmanlı yolculukların eksik olmadığı Yazar Gani Türk İle yazınsal yolculuğunu ve ‘Toprakta yeşeren candır…’ gibi...
Erkut Tokman: Yeni yazılı-görsel bir dille dijital algı köleliğine karşı
Umut Yalım, çağdaş sanat, dil, görsellik ve şiir ekseninde şairin kendisiyle bugünkü dünyaya ve olaylara bakışını irdeleyen bir söyleşi yaptı.
Étienne Balibar: Komünizm, aktif ve çeşitli bir kolektif öznelliktir
Marksist düşünür Étienne Balibar komünizm ve sosyalizm üzerine tarihsel tartışmaların hattında kapitalizmin krizini ve devrimci radikalizmin imkanlarını tartışıyor.
Mahir Ergun: “Krizler Konformizm İçin Pan’ın Çığlığıdır”
Bir sene önce bir söyleşi gerçekleştirdik. Katerina Gogou’nun şiirlerini çevirmiştin. Öykü kitabın Athanatos’u da konuşmuştuk. Zaten oradaki meseleden insanın savaşına, doğayla ilişkisine geldik. Söyleşinin başlığı “Tabiatta huzur diye bir şey yoktur” oldu. Böyle demiştin. Bir yıl sonra daha iyi anlıyoruz bunu. Sezdin sanırım! Bugün huzur yok ama evde ekmek yapmalı, yoğurt mayalamalı bir huzur simülasyonu...
ORÇUN GÜZER İLE UYURGEZERİN SEYAHATNAMESİ ÜZERİNE
“Şiir yazmak benim için kendi yolculuğumun izini sürmek anlamına geliyor, ama bu bir felsefi yolculuk ya da bir bilgelik yolculuğu değil; daha çok, bir uyurgezer gibi, kararlı adımlarla, ama kendinde değilken yapılmış bir yolculuk. Deyim yerindeyse, kendiliğinden oluveren bir yolculuk. Uyurgezerin Seyahatnamesi’nde inşa edilen bellek, bir yolculuk güncesi olmaktan çok, bir kaybolma güncesi olarak okunabilir....
Haluk Tatar ile “Dikili İlişkiler”
Uzun süre çok satanlar listesinde olan Haluk Tatar İnkilap Kitabevi’nden çıkardığı (d)ikili İlişkiler’le günümüz ilişki yaklaşımlarına ayna tutuyor. İlişkiden ne anlıyoruz? Bizi kuşatan sosyal çevre kişiye ne katıyor? İyi olmakla bencilik olmak arasındaki fark ne? Yalnızlıktan neden korkuyoruz? Cesaretimizi nereden kaybediyoruz? Aile, iş, eş, dost, sevgili… Neden dikili ilişkilerimiz? Tüm bu soruların cevabı ve daha...
Çaydan önce rakı vardı
Memleketin müzikli rakılı kısa tarihi Murat Meriç, müzik coğrafyası üzerine memleketin önemli isimlerinden. Türkiye’deki popüler müzik üzerine yazıları yanında arşivciliği, proje üreticiliği ve DJ’liği ile çalışmalarda bulunuyor. Son olarak ‘Hayat Dudaklarda Mey’ isimli iki ciltlik kitabı ile rakı masalarını yani hayatı güzelleştiren şarkıları yazdı. Anason İşleri’nden basılan kitap alaturkadan pop müziğe Arel Siviş imzalı nefis...









