Ana Sayfa Manşet

Kategori: Manşet

Yazı
Çin’in Kültürel Biçimlenmeleri: Geçmişler ve Bugün

Çin’in Kültürel Biçimlenmeleri: Geçmişler ve Bugün

Çin ve Çinliliğin yeni vizyonları, hepsi birden, emperyaldir, mekânsal hak iddiası taşımaktadır ve sonuçları itibariyle yıkıcıdır. Çinlilik kavramının mekânsal olarak genişlemesi tarihsel farklılıkları Çin fikrinin iç mekânına kadar sokar; ulusal veya uygarlıksal bir alanın eklemlenmesi olarak Çin ideasının, homojen bir kültürle mi yoksa ortak bir kader ile mi tanımlanmış olduğunu sorgular. Çin uygarlığının “geleneksel” sunumu,...

Yazı
ARİF DİRLİK ÖLDÜ! (MÜ?)

ARİF DİRLİK ÖLDÜ! (MÜ?)

Benim tanık olduğum süre içinde (2003-2017), Arif Dirlik hayatında iki şeyi reddetti: Ölüm makinalarına para ödemeyi ve kanser tedavisi olmayı. Askerlik yapmadığından 1964 yılından beri Türkiye’ye giremiyordu. Kendisine birkaç kez bedelli askerlikten yararlanıp bu sorunu çözebileceğimizi söyledim. Önerimi ret ederek, bana her seferinde, “ben ölüm makinalarına bile bile para ödemem” dedi. Nisan 2017 sonunda Arif...

Yazı
Arif Dirlik’i okumak…

Arif Dirlik’i okumak…

1 Aralık’ta kaybettiğimiz Arif Dirlik’in anısına… İlk defa ismine, 90’lı yıllarda hızla Türkçeye çevrilen, modernizm-postmodernizm eksenli kitaplardaki dipnotlarda rastladığımı hatırlıyorum. Mutlaka, İngilizce referans bolluğunun arasında, tınısına aşina bir isim olarak dikkatimi çekmiş olmalı. Özellikle de o yıllarda yaygınlaşan Doğu-Batı, oryantalizm, kolonyalizm ve post-yapısalcılığı tartışan önemsediğim yazarların (Wallerstein, T. Eagleton, F. Jameson, P. Anderson ve E....

Yazı
Yalnızlık’tan Munch’a

Yalnızlık’tan Munch’a

Dışavurumculuk akımının en önemli eserlerinden biri olan “Çığlık” bu akımın temel özelliklerini taşır. Fırça darbelerinde ki, akış: bekleme ve sarsıntıların habercisidir. Renk kullanımı ve formların fiziksel olarak çarptırılmasıyla insani duyguların ifade edildiği bir resimdir. Yalnızlık bardak gibidir dolunca taşar. Ama bardağın yalnızlığı ontolojik olarak mümkün olmakla beraber aynı zamanda hiç de mümkün değildir. Kavramsal olarak...

Yazı
Şener Şen: Köprüden Önce Son Çıkış

Şener Şen: Köprüden Önce Son Çıkış

Yol Ayrımı baştan sona ‘‘kör göze parmak’’ ilerliyor. Karakterlere derinlemesine inilmiyor. Tüm karakterlerin mazileri Mazhar’ın mazisinde eritilmiş ve o dönüşüp dövüşerek duyguları çözecek, tozu silkeleyecek, burjuva ailenin suçlu geçmişini aydınlatacak. Yavuz Turgul’un son filmi Yol Ayrımı vizyona girdi. Film, özünde Turgul’un, Lumière Kardeşler’in treninden inerek kendi vargeline kürek mahkûmu oluşunu haber veriyor bizlere. Yani Turgul’un...

Yazı
Borges’e Saygı…

Borges’e Saygı…

Fernando Savater’e Mektup, Paris 10 aralık 1976 Sevgili dostum, Kasımda Paris’e uğradığınızda, Borges’e saygı kitabı için benden işbirliği yapmamı rica etmiştiniz. İlk tepkim olumsuzdu… ikincisi de öyle. Üniversiteler bunu yapıyorken onu övmek neye yarar? Tanınmış olmanın bahtsızlığı çöktü omuzlarına. Daha iyisini hak ediyordu. Gölgede, farkedilmezlikte yaşamayı, nüans kadar kavranamaz, nüans kadar popülerlikten uzak kalmayı hak...

Yazı
Mahallenin “kıllı” rövanşı: İvedik

Mahallenin “kıllı” rövanşı: İvedik

Peki kimdir İvedik? O sanayiide sigortasız çalışan, ürününüzün barkodunu okutan kasiyer pizzayı evimize getiren motokurye, tostumuzu basan lise terk çocuktur, çakma marka giysilerine bakarak çoğu zaman Apaçi deyip küçümsediğimiz. Kısacası İvedik “mahalleye dönüş” mizahının tehlikeli de olabilecek ilk arızalarından biridir. 90’larda Türkiye mizahında oluşan kırılmayı, “bakan” küçük insanın “bakılan” olmaya ve yeni orta sınıfların gözünden...

Yazı
Kötü niyete EK açıklama!

Kötü niyete EK açıklama!

Okurlarımız farkındadır; iki gündür Galip Munzam adını kullanan bir kişi tarafından, bizi muhatap almaya çalışan  intihal suçlamasıyla karşı karşıyayız. Asıl adı Aytek Soner Alpan olan ve sol.org.tr  çevresinden şahıs, ekdergi’yi üstperdeden hırsızlıkla suçlamakta ve taraftarları aracılığıyla, etkili olamasa da bir linç kampanyası sürdürmeye çalışmaktadır. Bu şahsın 2012’de yayın yönetmenimiz Ali Şimşek ile Birgün’de başlayan bir polemik...

Yazı
ŞİİR’İN DİRENİŞİ

ŞİİR’İN DİRENİŞİ

   Şiir, esas itibariyle, şiirin kendisinden daha fazlası ve daha başka bir şey olandır. Ya da daha doğrusu, şiirin kendisi, şiirin aslında hiç olmadığı bir yerde daha yerinde olabilir. Anlıyorsak eğer, eğer şu ya da bu şekilde bir anlam eşiğine erişiyorsak, bu şiirsel olarak gerçekleşir. Bu şiirin bazı anlam biçimleri ya da erişim aracı oluşturduğu...