Kemal Tahir’e göre, Osmanlı Batı tipi feodalizm özellikleri göstermez, Osmanlı için yapı tartışmaları, standart batılı kategorilerle değerlendirilemez. ATÜT kendi özelliklerimizi, yapımızı, kimliğimizi vb tanımamıza yardımcı olduğu ölçüde Kemal Tahir için çekici olmuştur. Kemal Tahir, Devlet Ana adlı eserini –arka kapağında da yazdığı üzere– hangi ilke doğrultusunda yazdığına dair bir konuşmasında; “Bir kere Batı’da roman nereden...
Son Yazılar:
Zamanın Ruhunu Eleştiren bir Sergi: BURADAYIM, DERİNLERDE
KEREM QOSARÎ: “DİLERİM ÇOK DİLLİ SAHAFÇILIK HEDEFİMİZE ULAŞIRIZ.”
Hologram Etler
BİR KAR GECESİ (ÖYKÜ)
Sinemanın Sırları: Louis Malle
AŞK’IN KANAYAN HİKÂYESİ
Hasan Kıran’ın “Abuzambak” sergisi Brieflyart Galeri’de
Beyoğlu Film Günleri başladı
Yeni Dalga’nın Büyükannesi: Agnes Varda
KAÇ DUA BAĞIŞLATIR (ŞİİR)
“Arkası”–Nihat Özdal ve Ebru Ceylan’dan Fotoğraf ve Metin Arasında Bir Diyalog
RESSAM – TASARIMCI ROZA TULGA İLE SÖYLEŞİ
LABİRENT SANAT’TAN YENİ SERGİ “SUPERNATURA”
Hüzün Boşluğunda Bir Dünya: Kazan mı Yoksa Kaynayan mı?
Elif Karaosman: FIRTINAYI HİSSETMEK
SIR: WERNER HERZOG – SİNEMADA GERÇEKÇİLİK
İdeolojik Bir Tekrarın Kurgusu: Tienanmen’de İsyan
BENTO’NUN TUHAF HUYLARI
“SOLO BOTTER: BURHAN UYGUR” SERGİSİ, CASA BOTTER’DE ZİYARETE AÇILDI!
Yazar: Nilüfer Kuzu
VAROLUŞ FELSEFESİNİN İLK ROMANI: YERALTINDAN NOTLAR
İnsanların baş kusuru ona göre “erdemsizlik”; “Ama insanoğlu aptal olmasa bile dehşetli nankördür. Nanköründe nankörüdür. Hatta bana göre en uygunu, insanı iki ayaklı nankör bir varlık diye tarif etmektir. Ama bu kadar da değil, insanın başlıca kusurunu unutmamalı: İnsanların baş kusuru tufandan başlayıp Schleswig-Holstein devrine kadar uzanan erdemsizliktir.
DÜNÜ, BUGÜNÜ, YARINIYLA AİLE
“Aile” sözcüğü günlük kullanımda değişik gurupları tanımlamak için kullanılır. Örneğin, “Hasan iyi bir aile reisidir” dendiğinde, Hasan’nın sorumlu bir baba ve koca olduğu anlaşılır. “Benim ailem Adana’dan gelmiş” diyen birisi annesiyle babasının hatta dedesinin Adana’da yaşamış olduğunu söylemek istiyordur. “Bu bir aile toplantısı” dendiğinde, toplantıda akrabaların bulunduğuna dikkat çekilmeye çalışıyordur. Örneklerden de anlaşılacağı...
DÜNYA İŞÇİLERİNİN GENERALİ FRİEDRİCH ENGELS
Friedrich Engels, 28 Kasım 1820’de Ruhr sanayi bölgesindeki Düsseldorf’un hemen doğusunda, Ren havzasının Barmen kasabasında, bugünkü Wuppertal’de, imalatçi bir ailenin en büyük çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Doğumu yerel gazete gururla duyurulmuştur. Babası Friedrich eşiyle kardeş çocuğu olan rahip Karl Snethlage’ye yazdığı mektupta çocuğun gelişinden duyduğu sevinci anlatarak, Tanrı’nın bebeğe büyürken akıl ve Tanrı korkusu vermesi...