Ernst Barlach, Edouard Munch, Kirchner gibi ekspresyonist sanatçılar, haşin, kaba, isyankâr bir ruhla başkaldırı biçiminde tuvallerine işlerini dökmüşlerdir. XIX. yüzyılda toplumsal yaşamda gözlemlenen rasyonelleşmeye bakıldığında, yaratıcı buluşların odaklandığı endüstri çevresinde, ilk endüstri kentlerinin biçimlendiği görülmektedir. Bu kentler, monarşik dönem kentleri ve aristokrasinin yoğun olarak bulunduğu yönetim merkezlerinden farklı özellikler taşımışlardır. Üretim merkezleri olarak gelişmekte ve...
Son Yazılar:
GÜNDÜZ APOLLON GECE ATHENA
Sosyal Medya Kendi Kast Sistemini mi Yarattı?
HB Art Gallery, Yeni Mekânında Sanatın Vitesini Yükseltiyor
Galeri Kev Açılış Sergisi
EVİN’den Hakan Gürsoytrak Sergisi: Velhasıl
AĞAÇLAR VE BAHÇELERİMİZ NEDEN BU KADAR ÖKSÜZ?
Bir Rosselini Kabusu: Stromboli
EKLİTERA Tozan Alkan seçiciliğindeki Eylül şiirleri
2024 Nobel Edebiyat Ödüllü Han Kang’dan Yeni Roman: Yunanca Dersleri!
Beşinci Rüya: Hayatın Normal Yasaları (Şiir)
BİR ŞEYİN TAVI GEÇİNCE (ŞİİR)
NEW YORK’TA DUVARDAKİ KAN
Dişi Konçerto (Şiir)
Yaratıcılığın Kırılgan Doğası ve Sahiplik Krizi
Çığlık (Şiir)
Brieflyart Galeri’de Yeni Sergi: “Ağaçlar Gibi Konuşmak”
ALO PAPA ÇARLİ TANGO (ŞİİR)
16. İtalyan Kültür Merkezi Arkeoloji Sempozyumu
Kandırmaca (Şiir)
Yazar: Işıl Savaşer
PİET MONDRİAN’IN SOYUT DÜNYASI
Soyut sanat 20. yüzyıl modern sanatının ifade biçimi olmuş, 19 yüzyıl sonunda giderek dünya gerçekliğinden bir kopuş sergilemiştir. Dış gerçekliğin yerine sanatın öz gerçekliğini ortaya koyan, renk, şekil, çizgi, espas gibi biçimsel öğelere odaklanan sanatçılar, soyut sanatı geliştirmişlerdir. Soyut sanat yalnızca o dönemdeki sanat merkezi Fransa’da değil, Avusturya, Hollanda, Almanya ve Rusya’ya kadar yayılmıştır. Özellikle...
POSTMODERN SÜREÇTE HEYKELLER VE NESNELER
Soyut dışavurumculuk akımı, II. Dünya Savaşı sonrasında ABD ‘de ortaya çıkmış ve modern sanatın son akımı olmuştur. 1950’li yıllardan sonra, modernizm çökmüş ve postmodernizm kavramı oluşmaya başlamıştır. Sanat tarihçileri, postmodernizm döneminin de sanat tarihi için bir geçiş dönemi olduğunu vurgulamışlardır. Endüstrinin, teknolojinin gelişmeleriyle yeni sanat anlayışları gündeme gelmiştir. Postmodernizm ile sanatçıların yeteneği, dışavurumcu çizgileri ve...
WEİMAR ALMANYASI VE YENİ NESNELCİLİK
Birinci Dünya Savaşı’nda Almanya’nın yenilmesi ile 1917 yılından beri savaş karşıtı tutum sergileyen sosyalist örgütlenmelerin 1918 yılının sonbaharında başlatmış oldukları barış yanlısı ayaklanmalar başarıya ulaşmış, Almanya 11 Kasım 1918’de ateşkes imzalamıştır. 11 Ağustos 1919’da Weimar’da toplanan meclis, yeni anayasayı kabul ederek Weimar Cumhuriyeti kurulmuştur. Sadece on dört yıl süren ve kâğıt üzerinde kalan bir demokrasi...
SANAT VE SOYUTLAMA İLİŞKİSİ
Clement Greenberg’in deyimi ile modern sanat tanınabilir nesnelerin temsilinden uzaklaşmıştır. Nesnelerin biçimli olması zaman kavramı ile bağlantılıdır. Soyut sanat, 20. yüzyıl modernizminin başlıca ifade biçimi olmuştur.19. yüzyıl sonunda izlenimcilerden başlayarak gelişen soyutlama eğilimi sanatçıların görünen dünyanın gerçekliğinden kopuşunu da beraberinde getirmiştir. Tek bir sanatçıya ya da akıma affedemeyeceğimiz bu kopuşu, dış gerçekliğin yerine sanatın kendi...
MODERNİZMDE PSİKOLOJİNİN ETKİLERİ
20. yüzyılın ilk yarısında Batılı ressam ve heykeltraşlardan bazıları, Afrika, Avustralya, Malinezya gibi, hala varlıklarını sürdüren primitif halkların ürettikleri işlerde ilkel, ancak sağlam bir arkaizmin sağlıklı, anıtsal biçimlerini gözlemlemişlerdir.
POSTMODERNİST SANATTA METİNSEL YÜCENİN KEŞFİ
Postmodern teriminin felsefeye girmesi ve insani bilimlerde popülerleşmesi, büyük ölçüde Lyotard sayesinde olmuştur. Lyotard’ın “Postmodern Durum” adlı kitabı, terimin felsefe alanında kullanıldığı ilk çalışmadır. Lyotard, her şeyden önce bütünleştirici ve evrenselleştirici kuramlara ve yöntemlere saldırırken tüm kuramsal düzlemlerde ve söylemlerde farklılık ve çoğunluğun bir numaralı yandaşı olarak ortaya çıkmıştır. Söylemlerin heterojenliğini vurgulayan Lyotard, Kant’ı izleyerek...
SOSYAL GERÇEKÇİ YAKLAŞIMLA SANAT ANALİZİ
Tarihsel süreç içerisinde pek çok değişkenlerden etkilenmiş olan sanat, yeni yollar arama ve kendini ortaya koyma çabalarından ötürü toplumların kültürlerini, insanlığın izlerini geleceğe taşıyan önemli roller üstlenmektedir. Sanat, çok çeşitli etkenlerden tetiklenmekte, bazen tepki olarak kimi zamanda bu etkenlerin yanında yer alarak varlığını ortaya koymaktadır. Sanat, insanların duygularında, bilinçlerinde güzellik anlayışlarında etkili olan subjektif bir...
SANAT VE ESTETİK DENEYİM
Yunanca “aisthesis” sözünden türemiş olan “estetik” kelimesi, duyusal biliş ya da duyu algısı anlamlarını içermektedir. Bu terim, 18. yüzyılın ortalarında Alexander Baumgarten tarafından felsefi sanat çalışmaları için uyarlamıştır. Baumgarten, “estetik” kelimesini, sanat yapıtlarının esas olarak duyusal algıya yönelik olduğuna inandığını ifade etmiştir. Baumgarten, sanata algı yönünden bakmış, onu sanatın izleyiciye bağlı bakış açısı ile algılayıp...
KAVRAM SANAT ESERİNE DÖNÜŞEBİLİR Mİ?
Kavramsal sanatta düşünce, alışılmışın dışında değişik yöntemler ve malzemeler ile ifade edilmektedir. Kavramsal sanat için eserin arkasındaki kavram ya da düşünce sanat nesnesinden çok daha fazla önem taşımaktadır. Kavramsal sanat vurgusu, II. Dünya Savaşı’ndan sonra formel sanat eğilimlerine tepki olarak ortaya atılmış, terim ilk kez Henry Flynt tarafından 1961’de kullanılmıştır. Amerikalı sanatçı Sol Le Witt,...