Türkiye’de edebiyat ve mizahı, “yüksek” kültür ile popüler kültürü harmanlayan böyle bir tarzın ilk örneklerini 1991 sonrası Leman dergisi çevresinde pişen Hayvan ve Öküz dergilerinde görüyoruz. Ot, Kafa, Fil, Bavul, Kafka… Listeyi uzatabiliriz. Mutlaka unuttuklarım vardır. Neşet Ertaş ile Mayakovski’nin, Ahmet Kaya ile Edit Piaf’ın, Tanpınar ile Proust’un, Acıların Kadını Bergen ile Oğuz Atay’ın, Turgut...
Son Yazılar:
Ankara Film Festivali’nde ulusal yarışmalara başvurular başladı
Geleneğin Trajedisi, Kapitalizmin Kısa Öyküsü: Karanfilsiz
Biz eskiden, İzmirFuar’da DagaDa da Raks ettik sevgili Nisyan!
ÖDÜL TÖRENLERİNE KATILMAYAN EN İYİ KADIN ve ERKEK OYUNCULAR FİLMİ
Çok mu karışık, Metamodernizm nasıl anlatılır?
AŞK HERŞEYİ EŞİTLER
boş vestiyer (şiir)
İRONİK YAPI ÜZERİNE
John Ruskin’in Eseri: Modern Düşünce ve Yaşama Etkisi – I
BİR YOLCULUĞUN GÖLGESİNDE: UZAKTA BÜYÜYEN ÇOCUK (ÖYKÜ)
Teşbih Çekerken Düşündüklerim (Şiir)
2. Yalçın Gökçebağ Resim Yarışması Başladı!
kiraz ağaçları (şiir)
11. GİO Ödülleri İçin Başvurular Açıldı!
AKM’DE YENİ SERGİ: KAOTİK KENTİN GÖLGESİNDE MANZARA
Defneli, Leylalı (Şiir)
Kalbim Sarsılır Ülke Olursun (Şiir)
Denizlere giden yılan (Şiir)
ÖYKÜM (ŞİİR)
Yazar: Ali Şimşek
Hiç’in Sınırı Mekan…
Octavio Paz Latin Amerika’nın acılı damarlarını anlattığı “Yalnızlık Dolambacı” kitabında, hepimize dokunan çarpıcı bir detaydan bahseder. Eve gelmiştir, içeride hizmetçi çalışmaktadır; gayri ihtiyari seslenir: içeride kimse var mı? Aldığı cevap bu coğrafyaya da uzak değildir aslında. Hizmetçi Meksikalı şivesiyle cevap verir: Hiç kimse yok! Kendini hiç kimse ile kolayca yer değiştiren bir gölge kimlik. Kendini...
YENİ SOLJENITSIN SENDROMU: AI WEIWEI
Peki günümüzün yıldızı çağdaş sanata gelelim… Elbette bu alanın istisnasız tek bir Çinli yıldızı var. Hepimiz biliyoruz: Ai Weiwei! “Stendhal Sendromu” sanat yapıtları karşısındaki aşırı uyarılmayı ve baş dönmesini tarif eder. Stendhal, 1817’de Floransa’yı ziyareti sırasında, Michelangelo, Machiavelli ve Galileo Galilei’nin mezarlarının bulunduğu Santa Croce Bazilikası’nı gezmiş ve Giotto’nun freskleriyle süslü bazilikayı gördükten sonra kalp...
Kiç hep ensemizde!
Kiç (kitsch) tehlikeli bir kavram; her an içinde bir aşağılama ve yargı tonu taşıyor. En kaba hatlarıyla kiç’i havai, süslü, fazla duygusal, kolay algılanabilir, seri üretilmiş olarak tanımlamak mümkün. Daha çok AKP’li bir belediye anıtı ya da etkinlik dolayısıyla tartışır olduk kiç’i… Ya da bir törende deprem yıkıntılarında ölmüş bir çocuğun varaklı çerçeveyle takdim törenlerinde,...