Yüzyıllardır sanatın öyküsü üzerine yazılan çizilenler “metni” kutsal bir anlatıya dönüştüren “iletiler” toplamı olarak algılanmasını da beraberinde getirmiştir. Sanatın bir insan eylemi olarak ortaya çıkışı (Aslında bir hayatta kalma savaşının doğal ve zorunlu sonucu olarak da görülebilir bu), metin çerçevesinde bir dizgeye dönüşümünde sanatçının ideolojisi, toplumsal süreçlerin birer ürünü olan tüm birikimler ya okurdan kopuk...
Son Yazılar:
G-art Galeri’den Yeni Sergi: Everybody Knows-Herkes Biliyor…
Pandemide evde kal(a)mayanların güncesi: Sonbaharda Ölmek
METAMODERN SANAT
Sinema Tarihinde Köşe Taşı: Alain Resnais
İKİ KİMLİK ARASINDA: BİR ÖĞRETMEN-YAZARIN HİKÂYESİ
ESSAOUİRA DÜNYAYA TANITILIYOR
Apollon ve Dionisos Arasında: Sandrine Prévot
Mavi Bir Gece
Özdemir İnce’ye Dil, Kimlik ve Edebiyat Üzerine Bir Cevap: Şiirin Uyruğu Olur mu?
Istanbul Concept Studio’dan Yeni Sergi: “İyi Yolculuklar | Have a Nice Trip”
ÂŞIK MAHSUNİ ŞERİF: HALKIN GÖNLÜNDE BİR DAĞ GİBİ
ARTCONTACT İSTANBUL 2025
Hasan Sarıtaş Galeri’den Yeni Sergi: Filiz Kallenci-“ESSE”
İRAN’DAN BİR FOTOĞRAF SANATÇISI: ALİ DAGHİGH
İlhan Koman: Akdeniz’e Doğru sergisi
Sait Faik’in adasında bir Hollandalı: Koenraad Marinus Van Lier
Çekirdek kabuğu
Ahşaptan Dijitale: “Mektup Selam Söyle…”
Yunus Emre’de Sevgi veya Dostluğun Meta-Ekonomipolitiği
Yazar: Erinç Büyükaşık
BİR YAZI YOLCUSU OLARAK FERİT EDGÜ METİNLERİ
Yazı evreninde “minimalist” veya “küçürek” öykü kavramının önem kazanmayı başladığı modernist edebiyat ortamında özellikle yazının rotasını, metnin eksiltilmişliği çerçevesinde kısa ama etkili bir bağlam kazanması dahilinde de ele almamız gerekir. Türk edebiyatında modernist çizginin anlatılan kadar anlatma halindeki farklılık ve özgünlüğü esas aldığı bu noktada kolaylıkla ifade edilebilir. Borges’ten Hasan Ali Toptaş’a kadar birçok modernist...
APARTMAN HİKAYELERİ (ÖYKÜ)
Balkonun bir köşesine saksıları yerleştirdiğinde hayatla kurduğu o derin bağı düşündü. Bu menekşeler, begonviller yaşamalı artık diye geçirdi içinden. Haftada bir mi, haftada iki mi su verecekti iyice öğrenmişti saksıdakiler sola sola. Kaç gündür sokakların insanlara yasaklanmasıyla hayat başka bir mecradan akıyor sanki dışarda. Martılar her zamankinden daha fazla güvenle kuruluyor çatılardaki köşelerine, kediler ayrı...
Kapan
Parmaklıkların arkasında bekleyen kalabalığa bakışları takıldı. Ürkmüş her biri. Gecenin bir yarısında apar topar tıkıldılar buraya. İlaçlarınız gelecek, iyileşeceksiniz, diyen mekanik sesle irkildi o an. Hiç insani değil, duygusuz bir ses bu. Yapay zekalardan biri bizleri yatıştırmak için komut ifadeleri tekrar ediyor belli ki. Neyi bekleyeceğiz burada, diye geçirdi aklından. Karanlık bodrum katında en azından...
KORONA GÜNLERİNDE DÜŞÜNMEK
Gündemin insan sağlığını ve küresel ölçekte ekonomi politik alanı belirlediği bir dönemde korona virüsü yalnızca yaşamlarımızı zorunlu bir yalıtma ve kendine dönme halinin içine sokmadığı, bilgi kirliliği, komploculuk ve toplumsal dayanışma yoksunluğu gibi bir dizi kavramın daha fazla tartışılır hale geldiği görülmekte bugünlerde. Dünya, yaşlı nüfusun daha fazla risk altında olduğu ölümcül virüsü yaşar ve...
Edebiyatın Kurmaca Evreninde Dönüşen/Dönüştüren/Ötekileşen
“Bu ayrı dil, korkuyla, yalnızlıkla, doymamışlıkla, başkaldırmayla yüklüdür.” Bilge Karasu, “Öteki Metinler” Modern toplumun son iki yüzyıllık serüveninde hayatın iki yüzü kadar sanatın da hem toplumsal gelişmelerin ışığında hem de bireyin varoluş arayışları adına farklı yönelimleri, eğilimleri söz konusu olmuştur. “Toplum için mi”, “Sanat için mi” ikilemiyle aslında çoğu kez araçsallaşan sanat uğraşısı eylem haliyle...
AHMET BÜKE ÖYKÜLERİNDE İNSAN VE HAYAT ÜZERİNE
Yaşamın içinden akıp giden insan hikayelerini anlatabilme becerisi okurda sahicilik duygusuyla birlikte yol alır çoğunlukla. Yazarın kendinden bir şeyler bekler hep okur. Onu dönüştürecek, başka bir yolculuğa çıkması adına zihinsel bir keşfe zorlayacak bir yazma eyleminden söz ediyoruz bu noktada. Ahmet Büke’nin yazma serüvenini de bu ön açıklamalar ışığında irdelemek mümkündür. Yazarın kendi yarattığı izlek,...