Saat 03:00, saniye çubuğu (göstergesi?, kolu?) 1’in üzerinde. Akrep ve yelkovan her zamanki gibi. Zaman içinde zaman sunacak. Portakalı soydum, baş ucuma koydum (girişi böyleydi, mantık aramadan). Önün, arkan, sağın, solun; sobe. Saklanmayan ebe. Gel ve ne yapmam gerekiyor söyle. Mantıklı bulmuş olarak. İki tam tur yaptı akrep, yelkovan ise yirmi dördüncü turunu tamamlamak üzere....
Son Yazılar:
KEREM QOSARÎ: “DİLERİM ÇOK DİLLİ SAHAFÇILIK HEDEFİMİZE ULAŞIRIZ.”
Hologram Etler
BİR KAR GECESİ (ÖYKÜ)
Sinemanın Sırları: Louis Malle
AŞK’IN KANAYAN HİKÂYESİ
Hasan Kıran’ın “Abuzambak” sergisi Brieflyart Galeri’de
Beyoğlu Film Günleri başladı
Yeni Dalga’nın Büyükannesi: Agnes Varda
KAÇ DUA BAĞIŞLATIR (ŞİİR)
“Arkası”–Nihat Özdal ve Ebru Ceylan’dan Fotoğraf ve Metin Arasında Bir Diyalog
RESSAM – TASARIMCI ROZA TULGA İLE SÖYLEŞİ
LABİRENT SANAT’TAN YENİ SERGİ “SUPERNATURA”
Hüzün Boşluğunda Bir Dünya: Kazan mı Yoksa Kaynayan mı?
Elif Karaosman: FIRTINAYI HİSSETMEK
SIR: WERNER HERZOG – SİNEMADA GERÇEKÇİLİK
İdeolojik Bir Tekrarın Kurgusu: Tienanmen’de İsyan
BENTO’NUN TUHAF HUYLARI
“SOLO BOTTER: BURHAN UYGUR” SERGİSİ, CASA BOTTER’DE ZİYARETE AÇILDI!
Adorno’yu Yanlış mı Anladık? Eleştirel Teorinin Günümüze Etkisi
Ana Sayfa
Alper Ağdaşan
Yazar: Alper Ağdaşan
MY FUNCTIONS (ŞİİR)
my functions= (einem geschenkten gaul schaut man nicht ins maul) Bir ağacın yongasına, bir taşın köşesine, bir dağın yamacına, bir dalganın genliğine, bir nehrin yatağına ve nicelerine de yazmıştım: “Hayattan en az şairler kadar, bir beklentim olmadığı için nasıl davrandıklarını kavrayamıyorum bazen. Onun için kıtı kıtına iyiyim.”. Kuşaradım. Hiç kırık. Bu, ama;...
ILGIM SALGIM (ÖYKÜ)
Hayat, bir gün daha fazla düşünmekten ileri geliyordu… Bir kıvılcım en az iki etkenle ve farklı kombinasyonlarıyla büyüyebilirdi: – Rüzgâr ve hava – Kıvılcımı beslemek – … Hangisinin ya da hangilerinin olası bir büyümeye vesile olduğunu anlamak, bunlardan en az birisini deneyerek ve kıvılcımı gözlemlemekle mümkündü. Ne sen ne de ben göreceli sonlukta ve/veya sonsuzlukta...