Saat 03:00, saniye çubuğu (göstergesi?, kolu?) 1’in üzerinde. Akrep ve yelkovan her zamanki gibi. Zaman içinde zaman sunacak. Portakalı soydum, baş ucuma koydum (girişi böyleydi, mantık aramadan). Önün, arkan, sağın, solun; sobe. Saklanmayan ebe. Gel ve ne yapmam gerekiyor söyle. Mantıklı bulmuş olarak. İki tam tur yaptı akrep, yelkovan ise yirmi dördüncü turunu tamamlamak üzere....
Son Yazılar:
dörtleme (şiir)
New York’ta Bir Ugandalı: Zohran Mamdani
Offspace’in İlk Sergisi: Metamorfoz Pop-Up Üzerine
İNSANİ DEĞERLERİN MASALSI BİR YORUMU: KİSE-YE BERENÇ
Kurdun Ayak İzleri: Romanya
TİTANE ve ALPHA: ŞEFKATİN SAĞALTICILIĞINDAN ŞEFKATİN SINIRINA MI?
Arka Plan Estetiği ve Müziğin Kaybolan Merkeziliği
POLİTİKLEŞMİŞ TARİHSELLİK: FÜTÜRİZM
Yerli Bilimkurgu: Geleceğin Tarihi-Sıkışmışlık öyküleri
Namibya: Çölün Metafiziği
Antakya 13. Uluslararası Film Festivali Finalistleri Açıklandı
Karanlıktan Işığa: Elif Erdem’in Floransa Bienali Yolculuğu
Gökmen Yener: “Düzyazı beni özgürleştirdi diyebilirim.”
“REWIND / SLOVENYA” SERGİSİ 6 KASIM’DA CERMODERN’DE
ARTWEEKS: SANAT FARKLI BİR VAROLUŞ TARZIDIR
Bir Anlam İnşa Etme Kılavuzu
Gotik Kalkışmanın İzinde
Offspace: Sanatı Sıradışı Mekanlara Taşıyan Yeni Nesil Pop-Up Galeri
ÖZGÜR BALLI İLE YAPAY ZEKA VE DİJİTAL SANAT ÜZERİNE
Ana Sayfa
Alper Ağdaşan
Yazar: Alper Ağdaşan
MY FUNCTIONS (ŞİİR)
my functions= (einem geschenkten gaul schaut man nicht ins maul) Bir ağacın yongasına, bir taşın köşesine, bir dağın yamacına, bir dalganın genliğine, bir nehrin yatağına ve nicelerine de yazmıştım: “Hayattan en az şairler kadar, bir beklentim olmadığı için nasıl davrandıklarını kavrayamıyorum bazen. Onun için kıtı kıtına iyiyim.”. Kuşaradım. Hiç kırık. Bu, ama;...
ILGIM SALGIM (ÖYKÜ)
Hayat, bir gün daha fazla düşünmekten ileri geliyordu… Bir kıvılcım en az iki etkenle ve farklı kombinasyonlarıyla büyüyebilirdi: – Rüzgâr ve hava – Kıvılcımı beslemek – … Hangisinin ya da hangilerinin olası bir büyümeye vesile olduğunu anlamak, bunlardan en az birisini deneyerek ve kıvılcımı gözlemlemekle mümkündü. Ne sen ne de ben göreceli sonlukta ve/veya sonsuzlukta...


