Entelektüel olmak…. Foucault’nun söylediği gibi: Entelektüelin rolü, herkes hakkındaki ifade bulamamış hakikati söylemek için ‘biraz öne veya yana’ çıkmak değildir; entelektüelin rolü, daha çok iktidar biçimlerine karşı, bu biçimlerin hem nesnesi hem aracı olduğu yerde mücadele etmektir.” Attilâ İlhan, Murathan Mungan ve Orhan Alkaya gibi şairleri; Uğur Mumcu, Yilmaz Özdil gibi özel adları bir yana...
Son Yazılar:
Predator: Vahşi Topraklar
Aklın ve Tutkunun Kıvılcımı: Nikola Tesla
PAOLO-VİTTORİO TAVİANİ KARDEŞLERDEN BİR “KAOS” ANLATISI
Franco: İspanya’da Hafıza Savaşının Elli Yılı
Bedia Ekiz: Yüzey ve Leke’nin Diyaloğu
Ayşen Savcı’dan “Mısralar” Atölye Sergisi
Tozan Alkan Seçiciliğinde #eklitera Kasım Şiirleri
HB Art Gallery’den Yeni Sergi: Süleyman Saim Tekcan-Zamanı Dizginlemek
Düzyazı Şiire Şeytan
Hasan Sarıtaş Galeri’den Yeni Sergi: “Çok Uzak, Fazla Yakın”
KADIN OLMAYI KUTLAYAN TEK FESTİVAL “FEMİNİSTANBUL” 8 YAŞINDA
Köylüler (Şiir)
sefih bir yaşam (şiir)
Dönüş (Öykü)
ÇELDİREN AĞAÇ (ŞİİR)
YOLCU (ŞİİR)
“İBİD. ŞİİR” DERGİSİNİN 10. SAYISI VEVEYA.NET’TE
Zihinden Sağ Çıkma Denemesi (Şiir)
Yaz Tarlaları (Şiir)
Yazar: Ahmet Özbek
Stanley Kubrick’ten bir aşk ve cinsellik sorgulaması: “GÖZLERİ TAMAMEN KAPALI”
Psikoloji kaynaklı romanları, sinemaları yıllardır büyük ilgiyle okuyoruz, izliyoruz. Bunlar arasında Dostoyevski’nin Budala’sı, Suç ve Ceza’sı, Nabokov’un Lolita‘sı, John Fowles’ın Fransız Teğmenin Kadını filmi ön plana çıkan örnekler. Bu saydıklarım sinemaya da aktarılmış edebiyat örnekleri. Son yıllarda, freudyen özellikler taşıyan filmler arasında Stephen Poliakoff‘un Capturing Mary ya da David Lynch’in Mulholland Drive filmleri ise bilinçaltını...
TUZDA YARA (ŞİİR)
bakışı düşler örtüsü.. kalbi rüzgardan bir kadın usul usul soyunan gecede saklı arzularına yaslandı bir an sanki sordu kalbimdeki yaranın hüviyetini dedim ben bir insanım.. umudum, hatta şiirlerim var dedi yalın olmak yalan olmaktan iyidir, bunu söyle.. unuttuğum bir hatıra var derinde dedim sevgi bahar uykusuydu eskiden nilüferler titreşirdi, sevgililer bütün ruhuyla öpüşürken,...
ÖZLENEN SANAT
1. Elimi yüzüme koyar karşımdaki doğada ‘günle dağılan’ görüntüleri izlerdim. Fondaki resmin titreşimlerinde Renoir’ı görürdüm. O ürperten dokunuşlarındaki zarif renkler, sanki sadece çocuklukta görülebilen güzel rüyalar gibiydi. Çağdaki değişime isyan ettim, bütün gülümseten anıları yok ettiği için. Ah bilmiyordum ki, giden şeyler hiç dönmeyecek. Leonardo’daki çizgisel estetik beni büyülerdi. Matematik zekâsı da. Ama baktım yeni...
KÜL VEDA (ŞİİR)
bu sizinle son karanfil altın rengi saçlardan çözülmüş veda inceliği suya düşen kalp ağrısı gizi sararmış unutuşun işlemeli sözcükleri gümüş kutuda buruşmuş pusulalar, söylenmemiş hep susulmuş ve sevgilinin gözlerinde kaybolan gül eskiyen akşamın kalbinden damla damla dökülen hüzün, tene düşen ince kalp ağrısı… bu sizinle son karanfil rüya saçlardan çözülmüş göğsünüzde defne yaprağı solgun anne...
BİR YAZ YANGINI İÇİN (ŞİİR)
ismine bakıyor ince bir ‘dil’ suyu bileğinden yakalıyor gece gemiler yalpa yalpa kederinden uzak denizlerin uğrak limanlarında gece her cam’da kaba bir sevişme sesi soyunan yaslı vücutlarıyla kırılgan kadınlar/ sana bakıyorum : her şeyi, acılı gözlerimin ay’ı bileğinden yakalıyor gece ışıl ışıl yangın yangın şehrin bütün merdivenleri burada karanlıkta bir yerde bütün iyilikler katledildi sevgili...
ANLAŞMAYAN ESTETİK
Uyumsuzluğun kendisine özgü bir kuralı ve düzensizliği vardır. Sanat belki de bütün bilinen değerleri reddetmek için var olan, ama yeni değerler üretmeyi amaçlayan bir yapıyı özler. İnkar bilinci korkusuzdur, hiçbir maddeyi önemsemez, tükenişle var oluş arasındaki ince ve korunaksız çizgiyi her an aşabilir. Nietzsche de Foucault da, Simone de Beauvoir da kalabalığın yasalarına karşı çıkarken...
BOŞLUĞU TAMAMLAMAK
Çağ nevrotiklik çağı. Çünkü teknolojinin hazırlıksız yakaladığı insan duygusu, bu baş döndürücü hıza ayak uydurmakla direnmek arasında bir seçeneği tercih etmeye karar verebilecek durumda değil. Bu da psikolojik açıdan ruhu tahrip edecek bir şey kanımca. Bu duyguyu tanımlayan şey sanatın ‘sorumluluk alanında’ ise, böyle bir döneme tanıklık etmek ve bu dönemin sanatını yaratmayı denemek de ...
Sinemada Görüntü Çemberi: GÖRSELLİĞİN ANLAMLI YÜZÜ
Sinemayı sanat yapan elemanlar çeşitlidir ve birbirini destekleyen estetik/felsefi alanlar, sonunda bir araya gelerek yedinci sanat denen mucizeyi oluştururlar. Dilsel, teatral, fonetik ve de resimsel olanaklar sinemada var olurken, özellikle resimselliğin burada önemliliği ve değerliliği söz konusudur. Sinemayla fotoğraf arasındaki ilişki sanıldığı gibi, resim-sinema ilişkisinden daha önemli değildir; çünkü bir anlamda fotoğraf da resim sanatından...








