“Jandarma daima nesirde kalacaktır
Eşkıyalar silahlarını çapraz astıkça türkülerine
Ve bu dağlar böyle eşkıya güzelliği taşıdıkça”
Cemal Süreya
Eylül kurak, can çekişiyor her şey
Yazın tozu üstümüzde hâlâ ve siyaset
Kanunla korunan bir şey kaldı mı?
Akbelen’den sökülüyor zeytin ağacı
Köyün düzü, dağın eteği
“Her yer jandarma”*
Doluşuyor minikler okul sıralarına
Beton bahçelerinde tozlu teneffüsler
Öğretmeni ekmeğinin derdinde
Liselisi dövüşüyor onun için
Okul kapısı, penceresi, bahçesi
Her yer jandarma.
Meydanlar hıncahınç, özgürlük isteğinde
Adalet sökülen bir zeytin, barış suç
Şafak operasyonu, tutuklu yargılama
Adliye sarayının, belediyenin önü
Her yer jandarma.
Kızlar sahnede şarkı söylüyor
Yeniden üretecekler gençliği
Eteklerini çekiştiriyor devletin eli
Namusu kadın etinde arayan şehvet
Konser alanları tiyatrolar
Her yer jandarma.
Kalemin gücüne uyanır sözcükler
Kara satırlarda ise alabildiğince sansür
“Hürriyet!” desen kaybedersin kendininkini
Gazeteler radyolar televizyonlar
Her yer jandarma.
Özledik cumhuriyetin aydınlık günlerini
Elele kadın erkek, omuz omuza bir halk…
Bir tuğra gibi kullanıyor dolma kalemini
Yek avaz çıkan bolca hakaret
Meydanlara doluşmak, sokakta yürümek
Her yer jandarma.
Ekmek, su, simitten pay verir
Park köşelerindeki bank da yaşlıdır
İşe gelip giderken soluksuz metrolarda
Ödenecek faturalar ve kira
Silah gibi başına dayalı, mutsuz
İnsanca yaşamak hangi bahara
Her yer jandarma.
Koca cipiyle minik su çukuruna hızla giriyor
Bilmem ki görgüsüz bilmem ki kötü
İnip dayak atıyor bir de babaya
İnsan ne zaman çıktı insan olmaktan
Kanun ne ara bu kadar düşman bize
Jandarma kimden yana
Onlar da bizim oğlumuzdu
Her yer jandarma!
* İkizköy Muhtarı Necla Işık bildirdi, “her yer jandarma!”.
15 Eylül 2025, Akbelen’de zeytin ağaçları sökülüyor…


Bir Cevap Bırakın