Bir yılı daha geride bırakmamıza günler kala, yeni ümitler, yeni hedefler, yepyeni hayaller ve beklentiler biriktirdiğimiz ve birçoğumuzun yeni yıla girecek olmanın telaşlı hazırlığı içinde olduğumuz günlerdeyiz. Yeni yıl hazırlıklarının olmazsa olmazları arasında elbette şık ve süslü, damak zevkimize ve bütçemize uygun sofralar, aile ve arkadaşlar ile birlikte eğlenceli kutlamalar olduğu gibi, içimizdeki renkli umutların...
Son Yazılar:
KEREM QOSARÎ: “DİLERİM ÇOK DİLLİ SAHAFÇILIK HEDEFİMİZE ULAŞIRIZ.”
Hologram Etler
BİR KAR GECESİ (ÖYKÜ)
Sinemanın Sırları: Louis Malle
AŞK’IN KANAYAN HİKÂYESİ
Hasan Kıran’ın “Abuzambak” sergisi Brieflyart Galeri’de
Beyoğlu Film Günleri başladı
Yeni Dalga’nın Büyükannesi: Agnes Varda
KAÇ DUA BAĞIŞLATIR (ŞİİR)
“Arkası”–Nihat Özdal ve Ebru Ceylan’dan Fotoğraf ve Metin Arasında Bir Diyalog
RESSAM – TASARIMCI ROZA TULGA İLE SÖYLEŞİ
LABİRENT SANAT’TAN YENİ SERGİ “SUPERNATURA”
Hüzün Boşluğunda Bir Dünya: Kazan mı Yoksa Kaynayan mı?
Elif Karaosman: FIRTINAYI HİSSETMEK
SIR: WERNER HERZOG – SİNEMADA GERÇEKÇİLİK
İdeolojik Bir Tekrarın Kurgusu: Tienanmen’de İsyan
BENTO’NUN TUHAF HUYLARI
“SOLO BOTTER: BURHAN UYGUR” SERGİSİ, CASA BOTTER’DE ZİYARETE AÇILDI!
Adorno’yu Yanlış mı Anladık? Eleştirel Teorinin Günümüze Etkisi
Yazar: Nihan Akyazan Aydın
MEDENİYETİN RENGİ
Medeniyet; gelişmeyle birlikte eş zamanlı ilerleyen bir yozlaşma olabilir mi? Medeniyet kavramını bir renk ile ifade etsek, medeniyetin rengi sizce ne olurdu? Uygarlık kelimesi ile eş anlam taşıyan “Medeniyet”; kelime anlamı olarak “şehre ait, şehirli” anlamı taşıyor olsa da, kavram olarak çoğumuzun aklında bir gelişmişlik düzeyini çağrıştırır. Bu gelişme; sosyal, siyasal, bilimsel, sanatsal, kültürel, teknolojik...
ÇAĞDAŞ SANATIN RUHUMA HİCRANINI ANLATMA HİKÂYESİ
Bir çalışmanın sergilendiği mekân, sanatın kutsal mekânlarından biri ise, çalışma o zaman sanat değeri mi kazanmaktadır? Müze veya sanat mekânları, sanat eserleri ile mi değer ve anlam kazanır yoksa sanat eserleri, sergilendiği mekânlar ile mi değerlenir, anlam kazanır? Sanat kavramı binlerce yıldır evrimleşerek, günümüze ulaşıncaya kadar pek çok tanımlama ile ifade edilmiştir. “Sanat nedir?” sorusuna...
İKONOGRAFİK BAKIŞLA GANYMEDES’İ KİM, NEDEN KAÇIRDI?
Olympos’lu Tanrıların Tanrısı Ulu Zeus! Yunan Mitolojisi’nde, ölümsüzlerin başı, Kronos ile Rheia’nın oğlu. Çocuklarını yiyen babasından nasıl da kaçırmıştı O’nu annesi. Yağmur yağdıran, gök gürleten, şimşek çaktıran Zeus’dan başkası değildi. Hesiodos, Theogonia’da şöyle anlatıyordu: “Rheia Kronos’un yatağına girince şanlı evlatlar doğurdu ona: Hestia, Demeter, altın sandallı Hera ve güçlü Hades, yerin altında oturan, toprağı saran,...
ŞİİRDEN TABLOYA YANSIYAN “SİS”Lİ BİR BAKIŞ
Tarihi bağrında barındıran, yüzyılların aşk kokan efsane şehri İstanbul… Nice şiirlere, şarkılara ilham olmuş, Konstantinopolis’den, Dersaadet’e zaman içinde farklı isimler ile anılmış ve nice gelmiş geçirmişliklerine karşın, hâlâ dimdik ayakta… Şehrin mührü İstanbul Boğazı. Boğaz’da nice hayatlar. O hayatlara yuva olmuş değerli mekânlar… Bu yazımda Aşiyan’a açılıyor kapılar… 1905 yılında yapımına başlanan ve 1906...
“SONSUZLUK”, EVRENİN DÖNGÜSEL DİYALEKTİĞİ MİDİR?
Hayat, herkesin farklı tanımlamalar ile ifade edebileceği görece bir varoluştur. İnsan hayatının varoluşunun farklı amaçları olabilir. Örneğin; Platon, hayatın asıl amacının bilginin en yüksek şekline ulaşmak olduğunu vurgularken Aristo ise hayatın asıl amacının, “iyi insan olmak” hedefine ulaşmayı içerdiğini ve etik değerleri vurgulamaktadır. Hayatımızın insan aklı ile algılanabilen, gözlemlenebilir somut varlığı anne karnında başlamaktadır. Peki...