ben, ne biliyorum: bir parça et, dil kemiği bakış ışıltısında eriyor, sözcüklerin telaşı çocukluğum uzayan yaza doğru ne eksik kim bunlar davetsizlik misafirliği çok ağır sofrasına bağdaş kurulmuş en son eşkıya annem evde değil, avluya çıkıyor ölümle yaşam belirtisi gibi yeniden başlıyorum kuşlar ailesine ilk vize çıkış hasar raporu gökyüzünün nasıl bir şey öğreniyor, kumru...
Son Yazılar:
GİDELİM BURALARDAN (ŞİİR)
EN KAHRAMAN RIDVAN
Işık Tanrısında Ucuz Edebiyat Radyasyonu
GİZ (ŞİİR)
Bir Sonbahar Sabahı Bedri Rahmi’yi Anmak
BİAT KÜLTÜRÜNÜN “ENTELEKTÜEL” AKTÖRLERİ
2025-08 YILDIZ CİNAYETİ ŞÜPHELİ İFADE TUTANAĞI (ÖYKÜ)
CASABLANCA: RICK’S CAFE
kıs(s)alar… (şiir)
CÜMLESİZ BİR ŞARKI (ŞİİR)
“90’lardan Beri Halı’dayız” sergisi Salt Beyoğlu’nda ziyarete açıldı
Rüzgârın Saçları (Şiir)
Gece Yarısı Kütüphanesi: Kaos ve Olasılıkların İntihar İhtimalinin Popüler Felsefesi
Gece Telefonu (Şiir)
Fatih Balcı’dan Bienal’e Paralel Etkinlik: Kör, Sağır, Çolak, Topal
SUNDANCE KID: ROBERT REDFORD
ÇİRKİN ADAM (ŞİİR)
Mizahın ve Paradoksun Peşinde: Daniele Sigalot’un ‘Ve Şimdi Tamamen Farklı Bir Şey’ Sergisi
YIRTICI ARYALAR (ŞİİR)
Yazar: Yunus Karakoyun
boş vestiyer (şiir)
bu yapraklar hışırtısı karanlık bir gecenin iç geçiriyorum pencerelere doğru koşmaya kırmızı renkte olan her şeyi reddediyorum zorluyor kendini kafeste tutuklu mutluluk kuşları ağaçlar uyumuş toprak rahat ediyor biraz ne de olsa kök damarları suyu çekmiyor artık evin içinde dış kapının hemen yanında bir vestiyer kimse yok boş duruyor şimdilik saat on ikiye kadar radyo...
süs köpekleri (şiir)
şiir yazdık süs olsun kapılara çıngıraklı tokmak tedirgin havlamaya biraz etli mama evin avlusuna bir kırmızı gül korkuya kelepçelenen bakışlarıyla her şair kendi duvarına işer fiyakalı hörgüç geçen çölün kalbini şiirle okuyarak açtılar haramilerin saltanatını ve köpekler şadırvana su içmeye indiğinde teneşire gölgelerini bırakırdı salasız ölüler şiir sıkılgan toprağa susar zamanın gergefinde nakışlanır dağılan sessiz...