Hayatın tuvalini esmer gülüşlerin rengine boyamaya çalışırken
Ruhumun puslu coğrafyasına dağılmış can kırıklarının
İzlerini taşıdığını bilmiyordum fırçanın
Hangi rengine uzandıysam hayal kurmanın
Kendimden biraz daha uzaklaştım
Bakıra çalan mesafelerle
Bazen ıslık sesleriyle yankılanan
Bazen ıssızlıktan damar damar çatlayan
Yalnız yarım kalmış ve sahipsiz haritalarda
İsmine rastlayabileceğiniz
Üstelik sonunun nereye varacağı belli olmayan yollarda,
Düşse kırılacak, sarılsa da iz kalacak yıllarda
Kendine ağır gelen bir arayışın içindeyim
Geç kalmışlığımla,
Bilmiyorum üstelik
Nereden başlarım kendimi toplamaya
Susuz kalmış dostlukların, sohbetlerin
Heybesini taşıyorum omuzumda
İstiyorum ki sıcaklığını yitirmesin
Ekmeğin buğusu, güneşin doğuşu gibi
Ondandır
Ağırlığı bu arayışın
Yenisini ekledikçe azalan zamanın,
Kendi sesi yankılandıkça sağırlaşan yüreğin
Kahrı uzayıp giden
Yaşamakla kendin olmak arasındaki bu haykırışın
Ağırlığı ondan
Resim: Yavuz Tanyeli
Bir Cevap Bırakın